Her sabah aynı durakta sessizce bekleyen insanlar…
Kimse konuşmuyor ama herkes birbirini bekliyor.
Göz göze gelmeyen bakışlarda, aynı çukura düşen yürekler var.
Bir kurabiye, bir çukur, bir “günaydın”…
Ve içimizde bir türlü söylenemeyen cümle:
BEN DE VARIM
Bu hikaye; Mehmet Hüseyin’in sessiz yürüyüşünde,
Elif’in defterinde bir cümle gibi başlayan cesarette,
Fatma’nın yere eğilmiş ellerinde gizli bir başkaldırıdır.
Çünkü bazen bir hikaye anlatılmaz, yaşanır.
Bazen bir direniş çığlıkla değil, bir otobüs durağında başlayan suskunlukla başlar.
Ve belki de en çok görünmeyenler hatırlatır bize:
Yalnız değiliz.













